İşyerinde Düzen ve Disiplinin Sağlanmasında Rol Oynayan Faktörler
|
|
İşyerinde düzenin sağlanması ve ya iş yerinde uyumlu ve disiplinli bir çalışmanın sürdürülmesinde çeşitli faktörler önem kazanmıştır. Bu faktörler işletmedeki düzenin olumlu yönde gelişmesini sağlayıcı deneti uygulamalarıdır.
Liderlik
Belirli bir amaç ve gayelere varmak için insanları etkileme etki altında bırakmak sürecidir. Liderlik belirli durumda bir kişidir. Sürekli kendisini izlenenlerin davranışlarını etkilemesini amaçlar. Liderler diğer kişileri; inandırma (ikna), güç kullanarak, yasal yollara dayanarak istediği biçimde davranışa yöneltir. Çeşitli liderlik türleri vardır. Otoriter lider, iyiliksever otoriter lider, danışabilinen lider, katılımcı demokratik lider vb. Eski otoriter liderlik anlayışlarının işçi üzerinde olumsuz etkileri görülmüştür. Bu tür liderler kişilerin üzerinde emir- komuta ile disiplin sağlamak isterlerken kısa sürede bunu gerçekleştirebildikleri fakat uzun vadede kişilerde olumsuz ekiler yaptığı gözlemlenmiştir.
Çağımızda rağbet gören liderlik anlayışı durumsal liderliktir. Bu yaklaşıma göre liderlik tarzının bulunduğu duruma bağlı olarak etkili olabilmesine dayanır. Fedler’ e göre üç ana durumsal değişken liderin etkinliğini saptanmaktadır.
>>Lider- çalışan, lider astları tarafından ne kadar iyi derecede kabul görüyor.
>>Görevin niteliği, astlarının işlerinin rutinlik derecesi ve iş tanımlarının ne kadar tanımlanmış ve açık oluğu ile ilgilidir.
>>Pozisyon gücü, liderin bulunduğu yerde sağladığı biçimsel otoriteyi ifade eder.
Başarılı liderlerde ortak noktalar şunlardır:
>>Zekâ
>>Sosyal olgunluk
>>Kalıtımsal motivasyona sahip olmak
>>Beşeri ilişkilerde güçlü olması
Durumsal lider yaklaşımlarında, lider ve çalışanla arasındaki olumlu iletişim sayesinde çalışanlar kurallara uyacaklar, disiplinli çalışmaya özen göstereceklerdir. Liderin veya amirin yaklaşımı çalışanı direkt etkileyecektir. Ona göre bir çalışma sergilenecektir. Yanlış tutumlar yanlış davranışlar doğuracaktır. Liderlerde beşeri ilişkilerin yüksek olması çalışanlarda motivasyonu arttırıcı bir sebeptir. Bu tür sebeplerden dolayı amirlerin ve yöneticilerin seçiminde kişilerin liderlik özelliği taşıyıp taşımadığına bakılması önemlidir.
Problemli işçilere karşı yönetici veya amirlerin davranışları önemlidir. Bu kişilerin problemlerinin neden kaynaklandığı araştırılıp çözmek ve onu sorumsuz çalışmaya yöneltmekte iyi bir liderin elindedir. Bunların dışında iyi bir lider işçinin haklarına saygı göstermeli, sözleşmelerdeki hükümlere uymalı, sendika ile işbirliği yapmalıdır.
Haberleşme
Bilgi alışverişi o kadar önemlidir ki haberleşmeyi sağlayamayan hiç bir örgüt yaşayamaz.
Haberleşme personelin görevlerde yapılan değişikliklerden ve örgütteki gelişme ve başarılardan bilgi edinmesini sağlar. Ayrıca işletmede çalışanların davranışları da yapılması arzulanan değişikliklerin ön koşuludur. İş görenler kendilerinden nasıl bir işin beklendiğini bilmek isterler. Bu bilginin de açık ve net olarak işçilere bildirilmesi gerekir.
Haberleşmede kelimeler, hareketler, resimler, sayılar önemli rol oynamaktadır. Çeşitli haberleşme türleri vardır. Yukarıdan aşağıya, aşağıdan yukarıya, yatay haberleşme, biçimsel olmayan haberleşme gibi.
İyi bir haberleşme için :
>>Bilgi sahibi olmak
>>Olumlu bir haberleşme tutumunun geliştirilmesi
>>Haberleşme planı yapılması
>>Kişilerin güveninin kazanılması gerekmektedir.
Yönetici- işçi- sendika arasındaki ilişkilerin olumlu olması, tarafların birbirlerinin amaçlarını bilmesi, işbirliğinde bulunabilmeleri için haberleşme önemli bir faktördür. Haberleşmenin niteliği bu ilişkileri bozucu veya yapıcı kılabilmektir. Yukardan aşağıya, aşağıdan yukarıya haberleşme yoluyla işçilere bilgi verilmesi, onların görüşlerinin alınması, çalışan işçide ruhsal bir doyum sağlayacak ve davranışlarında iyileşme ve verimliliğinde artış olacaktır. Etkili haberleşme ile özellikle duygusal yönü ağır basan düzensizlik durumunda, gerçeklerin görülmesine ve arzulanmayan sonuçlardan kaçınılmasını sağlar.
İş Tatmini
İş tatmini, işçilerin fiziksel ve düşünsel sağlıkları yanında bireysel, fiziksel ve ruhsal duygularının da bir belirtisidir. İş tatmini, işten elde edilen maddi çıkarlar ile içinin beraberce çalışmaktan zevk aldığı iş arkadaşları ve eser meydana getirmenin sağladığı bir mutlulukla gelir. İşçi çalışması sonucunda ortaya koyduğu eseri somut olarak görebiliyorsa, bundan duyacağı işçilik gururu onun için büyük bir tatmin kaynağı olacaktır. İleri tekniğin ve iş bölümünün doğurduğu otomasyon biçimi ve seri halinde üretime gidilmesi işçiyi emeğinin karşılığını görme, kendisi ile kıvanç duyma zevkinden yoksun bırakacaktır.
Yukarıda anlatıldığı gibi işçilerde iş tatmininin olabilmesi için, yüksek moral ve motivasyon olmalı, kişiler sevdiği işi yapabilmeli, sorumluluğunu ve yetkisini alabilmelidirler. Onların yaratıcılıklarına saygı duyulmalı, değişik bilgi ve becerilerini kullanarak yeni şeyler tasarlamalarına izin verilmelidir. Bunların temelinde güven ilişkisi yatmaktadır.
İş tatminine yol açabilecek bazı konular:
>>İş zenginleştirme
>>İş rotasyonu
>>Bireylerin özellik ve zenginliklerinin paylaşımında artış sağlanması ve bireye ait daha çok niteliğin bir araya getirilmesi
>>Bireyin keşfedilmemiş zenginliklerinin ortaya çıkarılması ve bunlardan yararlanılması
>>Bireylerin birlikte çalışması yalnız çalışması ile kıyaslandığında birlikte çalışmanın teşviki, enerjiyi sabrı arttırdığının görülmesi
>>Grup üyeleri arasında duygusal desteğin artışı
>>Performansın nitelik ve nicelik olarak iyileştirilmesi, kazanç ve yeniliklerde artış
>>Sorunların çözümünde daha fazla görüş sunulması
>>Takım amaçlarını sahiplenme ve bu amaçlara bağlılıkta artış sağlanması, motivasyonda yükselme kaydedilmesi
>>Takım amaçlarına yönelik daha fazla çabanın desteklenmesi
>>Bireysel tatmin artışı, motivasyonda yükselme ve işlerin daha eğlenceli hale gelmesi
>>Kazanan olma duygusu, güven artışı ve sorunları aşabilme yeteneğinin edinilmesi.
İş tatminsizliği ise, mazeretsiz işe gelmemelere, işe geç kalmalara, kanunsuz grevlere, iş yavaşlatmalara, endüstriyel şiddet ve sabotajlara sebep olur. Ayrıca disiplin kurallarına uymamaya, itaatsizliklere yol açar. Bu nedenlerle liderler, işçi yönetim işbirliği ile bunları azaltma yoluna gitmelidirler. Sebeplerin araştırılması, çözüm için sendika ve işçilerle işbirliği yapılmalıdır. Böylece işyerinde düzensizlik belirtileri olan hareketler ortadan kalacak, verimlilikte düşüş engellenecek, artış sağlanacaktır.
Şikâyetler ve Uyuşmazlıkların Çözümü
Tatminsizlik ve gerginlik bir örgüt için olağan bir durumdur. Her çalışanın tam anlamı ile memnun edilmesi mümkün olamayacağından çeşitli şikâyet ve sürtüşmeler olacaktır.
Başarılı bir örgüt üyeleri arasında ve üyeleri ve yönetim arasındaki sürtüşmeleri yüzeye çıkarabilen örgüttür.
Genel olarak şikâyet açıklamış olsun ya da olmasın, geçerli olsun ya da olmasın, müessese ile ilgili herhangi bir konuda bir personelin haksız, adaletsiz diye düşündüğü, inandığı ve hatta hissettiği bir memnuniyetsizlik ve ya hoşnutsuzluk olabilir.
Bu tanıma göre:
>>Şikâyet işçi tarafından açıklanmış ve ya açıklanmamış olabilir.
>>Şikâyet yazılı ve ya sözlü olabilir.
>>Şikâyet haklı bir geçerliliğe dayanabilir.
>>Şikâyet doğuran hoşnutsuzluğun işletme ile ilgili bir konudan doğmuş olması gerekir.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği
Günümüzde sosyal politikada en önemli konulardan birisi de iş ve işçinin korunmasıdır. Kötü çalışma koşulları çalışanlarda erken ölümlere sebep olmuştur. Bu nedenle çalışma koşulları iyileştirilmeye başlanmış, çalışma saatleri düşürülmüştür. Endüstrileşmeden sonra işçi sağlığında farklı yönlerde olumsuz etkiler görülmüştür. Kimyasal madde kullanımı, yüksek sıcaklık, çok ağır mekanik güçler, makine ve teknik aletler, işçilerin sağlıklarını olumsuz etkilemiş ve de iş kazalarının olmasına neden olmuştur.
Devamlı iş sağlanmasındaki güçlük ve tutarsızlığa, yaşlanma ve çalışamayacak hale gelme korkusunun da eklenmesi ekonomik bir güvensizliğin doğmasına neden olmuştur.
Bu durum özellikle işçi sendikalarının gelişmesinde büyük rol oynamıştır. Gerek sendikaların gerek devletin bu konu ile ilgilenmeleri gerekli güvenlik önlemlerinin alınmasını sağlamıştır. Türkiye’ de iş yasası 1936 yılında yürürlüğe girmiştir. 1946 yılında “ihtiyarlık sigortası” ve 1957 yılında “sakatlık” ve “ölüm” sigortaları da eklenmiştir.
Ekonominin üretim gücünü olumsuz yönde etkileyecek maddi ve manevi kayıplara yol açan işçi sağlığı ve iş kazaları çözümü gerekli bir sorundur. Ayrıca maddi ve manevi kayıplar işçileri olumsuz yönde etkilemektedir. Bu da disiplini bozabilecek davranışların meydana gelmesini sağlayabilir.
|
1. ERGONOMİ-VERİMLİLİK İLİŞKİSİ
Örgütlerin başarısında "insan- araç ve gereç-çalışma ortamı" uyumunun oldukça büyük bir öneme sahip olduğu bilinmektedir. Gerek işgörenlerin çalışma ortamı ve araç-gereçlere uyumu, gerekse bu araçların işgörenlere uygunluğu konusunda işletmeler bir taraftan çeşitli eğitim ve gelişim programları düzenlerken diğer taraftan iş ortamında fiziksel düzenlemeler yapmaktadır. Diğer bir ifade ile işgörenlerin etkin bir şekilde kullanılabilesi için ergonomi bakımından gerekli düzenin sağlanmasına çalışılmaktadır.
Ergonomi konusunda pek çok tanım yapılmıştır ve hala bu tanımlama süreci devam etmektedir. Ergonominin disiplinler-arası özelliğinden dolayı kapsadığı alanları her geçen gün artırması, diğer bilim dallarına göre genç bir bilim dalı olması ve uygulamalarının heyecan verici sonuçlar yaratması, üzerinde her geçen gün yeni yeni tanımlamalar yapılmasına neden olmaktadır. Bununla birlikte, ergonomi daha çok sözcük anlamı ile tanımlanmaya çalışılmaktadır. Yunanca "ergon; iş, çalışma", "nomos; yasa" anlamına gelen sözcüklerin birleştirilmesiyle elde edilen "Ergonomi" sözcüğü (Özkan 2002; Durmuş 2002) insan performansını artırma amacıyla "insan- araç, gereç (makine)-iş ortamı" sisteminin mühendisliği ve tasarımı olarak kullanılmaktadır.
Ergonomi, insan-sistem uyumunu kolaylaştırarak, bütün sistem unsurlarını ve insanın performansını iyileştirmeyi amaçlamaktadır (Genaidy vd. 2002 ). İnsan-sistem etkileşiminin tasarım etmenleri çevresel, organizasyonel, sosyal, bilişsel, ve fiziksel faktörler (Meister 2001) olarak değerlendirilmektedir.
Genel olarak tanımların ortak özelliklerine göre ergonomi "insan ve iş çevresi arasındaki ilişkileri çalışan bilimsel inceleme" olarak görülmektedir. Bu bakımdan, çevre terimi ile sadece çevredeki ortamı kapsamakta, aynı zamanda insanın, ister birey isterse grup içinde olsun, işin organizasyonu, işin yöntemleri, kullanılan alet ve malzemelerini de içermektedir.
Meister'e (1989) göre; ergonomi, "insan-makine-sistem ilişkisi bağlamında işle ilgili görevleri, işgörenlerin nasıl başardığını, davranışsal ve davranışsal olmayan değişkenlerin, ulaşılan başarıyı nasıl etkilediği üzerine olan bir çalışmadır" şeklinde tanımlanırken, Sanders and McCormick'e (1993) göre ise; "verimli, güvenli, konforlu ve etkili insan kullanımı için aletlerin, makinelerin, sistemlerin, görevlerin, işlerin ve çevrenin tasarımına insanın davranışı, yetenekleri, sınırları, ve diğer özellikleri hakkındaki bilgiyi uygulamak ve keşfetmek" olarak ifade edilmektedir.
Bir ekonomide üretilen mal ve hizmetlerin miktarı, hazır kullanılabilen kaynakların toplam miktarına ve faktörlerin verimliliğine bağlıdır. Üretim faktörleri sınırlı olduğu için ekonominin bir bütün olarak büyümesi verimlilik ile yakından ilgilidir.
Verimlilik, bir üretim ya da hizmet sisteminin ürettiği çıktı ile bu çıktıyı yaratmak için kullanılan girdi arasındaki ilişkidir (Oral 2001, 40). Bir başka ifade ile verimlilik; üretilen mal veya hizmet ile üretime katılan etkenler arasında kurulan bir orandır.
Verimliliğin ölçülme nedenleri; üretimdeki gerçek gelişmeyi saptamak, ekonomik gelişme ile verimlilik arasındaki ilişkiyi bulmak ve işletmelerarası veya milletlerarası kıyaslamaları yapmaktır (T.C. Millî Eğitim Bakanlığı 2001,
. Konaklama işletmelerinde verimlilik özellikle işgücü ve sermayenin üretimdeki göstergesi olarak değerlendirilmektedir (Ball ve Diğerleri 1986). Verimlilik ölçüleri ile üretimdeki gelişme, gerçek olarak saptanabilir. Bu nedenle ergonomi ile verimlilik arasında önemli bir ilişki söz konusudur.
"Turizm Yatırım ve İşletmeleri Nitelikleri Yönetmeliği"ne tabi aynı sınıf ve türdeki konaklama işletmeleri bile birbirinden farklı özelliklere sahip olabilmektedir. Bu nedenle, konaklama işletmelerinde belirli standartların oluşması ve aynı ergonomik koşulların sağlanması oldukça zordur. Hatta bir konaklama işletmesi içinde, bölümler arasında dahi farklı ergonomik koşulların sağlandığı örnekler bulunmaktadır.
Ergonomi çalışmaları iki aşamada ele alınabilir (Ekin ve İncir 1976);
1. İlk aşamayı dizayn sırsındaki ergonomik çalışmalar oluşturur. Bu aşamada mühendis, fizyolog ve psikolog beraber çalışarak makine ve araçları insanın anatomik, fizyolojik ve psikolojik özelliklerine göre dizayn etmek için çaba harcarlar.
2. İkinci aşama ise, iş yerinde yapılan ergonomik çalışmalardır. Bu aşamada çalışma yöntemleri ve çalışma çevresi ile insanın biyolojik ve psikolojik özellikleri arasında iyi bir uyum sağlamaya çalışılır.
Ergonominin hedefleri
Ergonominin insan yaşamında ve iş hayatında belirli hedefleri söz konusudur. İnsanın değişen ortamlarda ne gibi yüklenmelerle karşı karşıya kaldığını, bireyler açısından hangi zorlanmaların doğduğunu, işin gerektirdiği özellikler ile insanın uygunluk özelliklerini birbiriyle en iyi biçimde nasıl bağdaştırılabileceğini saptamaktır. Ergonominin hedeflerini aşağıdaki gibi açıklamak mümkündür (İTÜ Ergonomi Kulübü 2003);
İnsancıllık ve Ekonomiklik : İnsancıllık ve ekonomiklik amaçlar göz önünde bulundurarak insana ait özelliklerin, bilgilerin, yeteneklerin ve becerilerin bilinmesi ve bunlara ait alt ve üst sınırların belirlenmesi insana yaraşır bir iş düzenlemesinin en önemli değerlendirme ölçütleridir.
Sağlığın Korunması: Sağlığın korunması geniş anlamıyla çalışma koşullarından ileri gelen hastalıkların önlenmesi veya azaltılması anlamındadır.
İşin Sosyal Uygunluğu : İşin sosyal açıdan insana uygunluğu, insan yaşamını toplumsal normlar (bunlar, yasalar, yönetmelikler ve yönergeler ya da toplu sözleşmelerle karşılanmış da olabilir) içinde sürdürebileceği ortamın sağlanması ve bireyler arası ilişkilerin özendirilmesi anlamını taşımaktadır.
Teknik Ekonomik :Teknik-ekonomik rasyonellik, insan-makine sistemini işlevsel açıdan doğru biçimde düzenlenmesi, bu tür sistemlerin performans yeteneklerinin sürekliliğinin sağlanması ve insanların sistem içinde ekonomik açıdan en doğru biçimde görevlendirilmesi anlamını taşımaktadır.
Konaklama işletmelerinde ergonomi - verimlik ilişkisi kapsamında iş ortamının fiziksel sorunları ele alınmaktadır. Bu sorunlar, aydınlatma, atmosfer koşulları ve gürültü olarak belirlenerek verimlilik üzerine etkileri incelenmektedir.